Tarih, milletlerin yükseliş ve çöküş hikâyelerini, kaderin cilvesiyle yoğrulmuş bir destan gibi önümüze serer. Kimi zaman bu hikâyeler, yalnızca bir milletin değil, insanlık tarihinin de yönünü değiştiren mihenk taşlarına dönüşür. İşte bu eser, o mihenk taşlarından biri olan Türk İnkılâbı'nı ve onun temel dinamiği olan milliyetçiliği, engin bir fikir atlası eşliğinde anlamaya davet ediyor.
Prof. Dr. Remzi Oğuz Arık, bu eserde bir tarihçi ve mütefekkir olarak Türk milletinin asırlar boyunca taşıdığı ideallerin, ızdırapların ve büyük atılımların izini sürüyor. İmparatorluk mirasının çöküşünden, Cumhuriyet'in şahlanışına; Türk ruhunun derinliklerinden, milliyetçiliğin bir hayat ideolojisi olarak nasıl yeşerdiğine kadar pek çok soruya yanıt veren bu eser, bir akademik incelemenin ötesinde, bir milletin hafızasını aydınlatan bir meşale niteliği taşıyor.
İdeallerin sancısız doğmadığını, büyük inkılâpların ancak büyük ızdırapların ardından neşvünema bulduğunu anlatan bu çalışma, Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçiş sürecindeki fikrî ve siyasal dönüşümleri, ustalıkla ve sarsıcı bir derinlikle ele alıyor. Tanzimat'tan itibaren filizlenen Türk milliyetçiliğinin, Osmanlıcılık ve İslamcılık fikir akımları ile giriştiği düşünsel mücadeleyi, Balkan Harbi'nin ve I. Dünya Savaşı'nın getirdiği trajedileri, Anadolu'nun kaderini belirleyen büyük kurtuluş mücadelesini ve nihayet Atatürk önderliğinde gerçekleşen inkılâpları, titizlikle ele alıyor.
Bugünün dünyasında, geçmişin ışığında yürümek isteyenler için, bu eser bir pusula, bir irfan hazinesi ve bir şuur manifestosudur.
Bu kitap, tarih bilincini inşa etmek, fikir dünyasını genişletmek ve Türk inkılâbının ruhunu anlamak isteyen herkes için vazgeçilmez bir başvuru kaynağıdır.