Kimi zaman bir göle maya çaldı... Kimi zaman bir kazanı doğurttu... Ama her defasında zekâsı, nüktesi ve engin hayat bilgisiyle gönüllere taht kurdu! Nasreddin Hoca, yüz yıllardır bizlere yalnızca gülmeyi değil, düşünmeyi, sorgulamayı ve doğru bildiklerimizi yeniden tartmayı öğretti. "Güldürücü ve Düşündürücü Gerçekler" adlı bu kitap, onun en bilinen 17 hikâyesini çocuklara masalsı bir dille anlatıyor.
Bu kitapta çocuklar, şu hikâyelerle tanışacak:
·         Ya Tutarsa: Umut etmeyi öğreniyoruz.
·         Ağaçtan Öte Yol Var: Çözüm üretmenin önemi.
·         Allah'ın İşine Bak: Teslimiyet ve kader anlayışı.
·         Benim Öleceğimi de Bil: Gerçeği kabul ettiren ironi.
·         Gürültü: Adaletin sesi nereden gelir?
·         Fidan: Geleceğe yatırımın kıymeti.
·         Helva: Paylaşmanın bereketi.
·         Hırsızın Hiç mi Suçu Yok?: Suç ve vicdan muhasebesi.
·         İnanmazsanız Ölçün: Gerçek, denemeden anlaşılmaz.
·         Kandil ve Kazan: Düşündüren aldatmacalar.
·         Kazan Doğurdu: Mizah ve mantığın buluşması.
·         Mektup: Okuma bilmeyenin içtenliği.
·         Ne Çektiğimi Görün: Empatiye çağrı.
·         Peşin Para, Parayı Veren Düdüğü Çalar: Hayatın ticaret yönü.
·         Tartı: Emeğin karşılığı.
·         Çocukluğunu Özleyen Kavuk: Yaşlılıkta özlenen güzellik, saflık.

 Her bir hikâye, hem gülümsetiyor hem düşündürüyor.
Çocuklara değerleri anlatmak için tatlı bir dille yazıldı; mizahın rehberliğinde zekâyla, nezaketle ve insanlıkla örüldü.
 Bu kitap, hem evde hem okulda çocuklara okutulabilecek eşsiz bir ilim ve kültür hazinesi.
Nasreddin Hoca'nın fıkralarından beslenen bu hikâyelerle çocuklar sadece gülmeyecek, hayatı daha iyi anlayacak!

Gül güle der Hoca, fıkrayla dersi,
Her sözü bir hazine, bir gönül tersi.
Güldürür, düşündürür, siler dertleri,
Bilgelik giydirir mizahının sesi.